Malatya’da güvendikleri garajın altındaki enkazda kaldılar.
Yüzyılın felaketinin üzerinden 17 gün geçti.
Binlerce acı hikâyenin yaşandığı Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremler, 42 binden fazla can aldı.
Sivas’tan oğulları ile Malatya’ya gelen Fadime Aşkın burada beyin sarsıntısı geçirdi.
Büyük dehşet yaşayan aile, gece meydana gelen ilk depremin ardından evlerini terk ederek geceyi bir kulübede geçirdi.
Garaja sığındılar
Etkili kar yağışı nedeniyle üşüyen Fadime Aşkın ile torunu ve gelini, garajın daha güvenli olacağını düşünerek buraya sığındı ancak yemek yerken 2,5 büyüklüğünde ikinci bir depreme yakalandılar. 7.6.
Sığındıkları garaj sarsıntıya dayanamadı
Aile bireyleri, depremde yıkılan garajın enkazı altında kaldı.
Fadime Aşkın ile gelini ve torunu vatandaşlar tarafından kısa sürede enkazdan çıkarıldı.
Hastaneye kaldırıldılar
Enkazdan yaralı olarak çıkan Aşkın, Malatya’da yapılan ilk müdahalenin ardından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı.
Terk ettikleri bina sağlam kaldı
Yıkılma telaşıyla çıktıkları ev, ikinci depremi de atlattı.
“Garajların daha güvenilir olacağını düşündük”
Fadime Aşkın, garajların daha güvenilir olacağını düşündüklerini belirterek, şunları söyledi:
Oğlumu ziyarete gitmiştim, yaklaşık 1 aydır Malatya’daydım. Beyin sarsıntısı anını anlatmaktan daha zor bir şey yoktur.
Torunumla aynı odada kalıyordum. Depremde sarsıntı oluyordu, hep torunuma sarılır, salavat getirirdim. Sonra oğlum ve gelinim geldi, hep birbirimize sarıldık.
Deprem durduktan sonra dışarı çıktık. Dışarı çıktığımızda kar yağıyordu, kulübe gibi bir yere girdik ve biraz bekledik. Garajların daha sağlam olacağını düşündük. Oğlum göreve gitti, gelinim ve torunumla garaja gittik.
“İlk depremde çok sarsıldık ama ikinci depremde enkaz altında kaldık”
İlk depremde çok sarsıldıklarını ancak ikinci depremde enkaz altında kaldıklarını belirten Aşkın, şu ifadeleri kullandı:
Her zaman hafif bir sarsıntı vardı. Gelinim ve torunum aç oldukları için onlara çorba almaya gittim. Yemeği getirdim yediler, ben kendime yiyecek alacakken ikinci deprem oldu.
O zamanlar yürümekte çok zorlanıyordum. Gelinime ve torunuma sarıl. Deprem dinince kapıya kadar çıktık. Gelinim bana ‘Anne demir profillere yaslan orası daha sağlam’ dedi.
Torunuma bir şey olmasın diye tekrar sarıldık birbirimize. O an olan oldu, üzerime demir profiller düştü. Kısa sürede bizi çıkardılar, bizi kurtaranların seslerini duyuyordum, ‘Hanımefendinin ayağında demir var’ diyorlardı.
Ben sadece torunumu soruyordum. Bana torunumun güzel olduğunu söylediler ama sesini duymak istedim. Enkazdan çıkınca aklıma ilk torunum geldi.
Beni hastaneye götürdüler. İlk depremde çok sarsıldık ama ikinci depremde enkaz altında kaldık. Bir anda yer ve gök birbirine karışmış gibi oldu.